Mısır piramitlerinde çalışan işçiler nasıl besleniyordu?
Antik Mısırlıların devasa piramitleri nasıl yaptığı uzun süreler tartışma konusu olsa da geçtiğimiz yıllarda yapılan araştırmalar, inşa tekniklerini gözler önüne seriyor. Birçok arkeolog, Gize’deki üç piramidin hepsi için 10 binden fazla insanın çalıştığını tahmin ediyor. İnşaatta çalışan işçiler iyi besleniyorlardı. 2013 yılında yayımlanan bir çalışma, her gün, piramit işçilerini besleyecek yaklaşık 2 bin kilo et sağlayacak kadar koyun, keçi ve büyükbaş hayvanın kesildiğini ortaya çıkardı. Hayvanlar, inşaat alanına Nil Deltası’ndan getiriliyor ve işçileri doyurmak üzere kesilene kadar ağıllarda tutuluyordu. Et ağırlıklı öğünlerin, insanları piramitlerin yapımında çalışmaya teşvik etmek için olduğu ve işçilerin köylerinde olduklarından çok daha iyi beslenme imkânı buldukları tahmin ediliyor.
Süper gurme geni nedir?
Afrika halkının farklı acı tercihlerini inceleyen genetik uzmanı Sarah Tishkoff, acı reseptörlerinin şaşırtıcı sayıda fazla genetik varyasyonunu buldu. Süper gurme olmanın sebebinin genetik olması, tat duyarlılığının neden genellikle ebeveyninden çocuklara miras kaldığını açıklıyor. Çocuklarınızdan birinin yemek seçmesi ve sadece makarna yemesi durumunda, muhtemelen çocuğunuz bu süper gurme genini miras almış olabilir. Çocuğun akrabalarında birden fazla yemek seçen kişi olması durumunda bu olasılık daha da artıyor.
Konfüçyus ve yiyeceklerin anlamı
Çinlilerin ünlü filozofu Konfüçyus’un, “Et kesme biçiminiz hayatınızı nasıl yaşadığınızı yansıtır” sözü, halet-i ruhiyemize ışık tutan bir benzetme. Aynı zamanda gıdanın Çin’de gerek toplumsal gerekse dengeli bir hayat açısından oynadığı sembolik rolü gösteriyor. Yiyecek, fiziksel ve zihinsel sağlıkla olduğu kadar sınıf, maddi durum ve yetişme tarzıyla da yakından ilgili görülüyor. Ne yediğiniz ve nasıl yediğiniz sadece içinde bulunduğunuz şartların bir göstergesi değil, aynı zamanda onları değiştirmenin de bir yolu.
Dünyanın en pahalı baharatı safran
Mor renkli safran çiçeğinin dişicik başının kurutulmasıyla elde edilen safranın 500 gramı için 70 bin ile 250 bin tane safran çiçeğine ihtiyaç duyuluyor. Ayrıca toplanabilmesi için çiçeklerin sonbaharda tamamen açılmış olması gerekiyor ve yalnızca elle toplanabiliyor. Safranın yemeklere renk ve koku vermesi için çok az miktarda kullanılması yeterli. Kokusu kuru otu anımsatan safran paella, rIsotto, pilav ya da yahni gibi yemeklere konduğunda harikalar yaratıyor.