“Restoranları bomboş görünce içime hüzün çöküyor”

by Basak Oksak

Salih Seçkin Sevinç – Harbiyiyorum

Harbiyiyorum.com’un kurucusu, yazar Salih Seçkin Sevinç, salgında ikinci dalga ve kapatmalarla beraber sektörün tamamen kabuk değiştireceğini düşünüyor. Sevinç’e göre normalleşmemiz 2021 yazını bulacak. O zamana kadar arafta yaşamaya devam edeceğiz!

Mart ayından bu yana yaşadığımız salgın koşulları sizi ve gözlemlerinize dayanarak yeme içme sektörünü nasıl etkiledi?

Tıpkı bir savaş gibi… İlk başta restoranları vurdu. En ağır darbeyi yeme içme sektörü aldı. Yazın havaların da düzelmesi ile piyasalar biraz rahatlar gibi oldu. Sonbaharda tam restoranlar yüzde 70-80 eski performansına ulaştı derken şimdi ikinci dalga ile karşı karşıyayız.

Yine gözlemlerinize dayanarak mekân sahiplerinin ve yeme içme sektörü çalışanlarının en büyük sorunları neler?

Mekân kiralarının çok yüksek olması. Sofistike restoranların anlam kayması yaşaması, tüm operasyonlarının sadece mutfak ve dağıtıma indirgenmesi ve buna rağmen mal sahiplerinin kiralardan kesintiye gitmemesi. Devletin elle tutulur bir yardım paketi önerememesi, bu sektörde çalışanların fakirleşmesi, bırakın alım güçlerini yaşam güçlerini kaybetmeleri, tüm motivasyonların yok oluşu, çaresiz kalış, işsizlik… Daha sayayım mı?

Salgına ekonomik olarak dayanamayarak kapatmak zorunda kalan mekânlar hakkında ne düşünüyorsunuz, sektöre geri dönebilirler mi?

İkinci dalga ve kapatmalarla beraber sektörün tamamen kabuk değiştireceğini düşünüyorum. Birçok işletme bu süreç 2-3 ay kadar sürerse kesinlikle havlu atacak. Bırakın bir ay kapalı kalmayı, bir restoran için bir hafta bile kapalı kalmak hayati önem taşır. Marşa basıp durmuş ve soğumuş bir motoru tekrar çalıştırmak, aynı motivasyonu, ekibi, neşeyi ve gücü bulmak çok zor. Sadece arkalarında büyük sermaye olan restoranlar tekrar harekete geçebilir. Onun dışında ilerleyen günlerde daha çok yerde ‘kiralık’ tabelası göreceğiz. Bu da sektörün bizlere başka yüklemlerle geri geleceğini gösteriyor.

Bir süredir mekânlar tamamen kapalı, sadece paket servis veriliyor. Bu durumun mekânlara ve müşterilerine önümüzdeki dönemde yansıması nasıl olur?

Bu yönde alışkanlıklar oluşacağı ve virüs korkusunun pandemi bitse bile insan hafızasında uzun vadeli yer açtığı için paket servis önümüzdeki yıllarda “Ben asla paket servis yapmam!” diyen restoranların bile gündeminde olacak. Paket servis sektöründe rekabet kızışacak, büfe tipi mekânlar çoğalacak, büfe tarzı operasyonlar avantaj elde edecekler. Restoranlar ve yeme içme dünyası şu anda en temelinden sorgulanıyor. Birtakım yeni denemeleri pek yakında göreceğiz. Sadece paket servise yönelik hizmet veren ortak kullanımlı ‘Hayalet Mutfaklar’ bu yeni denemelerden sadece bir tanesi…

Bu dönemde insanların yeme içme alışkanlıklarının da değiştiğini düşünüyor musunuz? Hangi yemeklere talep arttı ve azaldı?

Değişmek zorunda. Herkes sağlıklı beslenmenin sadece kilo vermek ve diyetisyene gitmek olmadığını anlamaya başladı. Yediği yemeğin kaynağını, doğallığını, mevsimselliğini sorgulamaya başladı. Doğayla uyumunu tekrar sorgulamaya başlayan insanoğlu için bundan böyle daha yeşil, işlenmemiş, kaynağı sorgulanabilen, şeffaf gıdaların zamanı geliyor diyebilirim.

Yeme içme anlamında bu dönemde en çok özlediğiniz neler ya da nereler oldu?

Açıkçası en sevdiğim restoranların kapalı olması çok üzücü. Bu mekânları sadece lezzetleri için sevmediğimi, hatıralar ve yaşanmışlıklar için de sevdiğimi bu süreçte daha iyi anladım. Çok şükür evde sevdiğimiz, aklımıza düşen herhangi bir yemeği yapabiliyoruz. Böylece de halimize şükrediyoruz ama restoranları bomboş görünce içime inanılmaz bir hüzün çöküyor. Sanki kendi içimi o restoranlar gibi boşalmış hissediyorum.

Normalleşmeye ne zaman geçileceğini düşünüyorsunuz? 2021 ile ilgili beklentileriniz, öngörüleriniz neler?

Benim kanaatim yaz gelmeden normalleşme olmaz. İlkbahar sonu gibi mayısta güneşi göreceğiz. O zamana kadar da arafta yaşamaya devam edeceğiz. Maalesef. Gerçeküstü bir dünya önümüze gerçek diye sunuldu. Kötü ve herkesin içinde olduğu bir rüyayı küresel olarak görüyoruz. Gözümüzü açtığımızda yeni bir dünyaya “Merhaba” diyeceğimize şüphe yok.

Beef&Fish Ocak-Şubat sayısı

Bunlar da hoşunuza gidebilir

Leave a Comment

Secured By miniOrange